Osmanli Yükseliş Dönemi


Osmanli Yükseliş Dönemi

Istanbul’un Fethi: II. Mehmet, babasinin ölümü üzerine ikincikez Osmanli tahtina oturdugunda, devletin ortasinda bir ser adacigihâlinde kalmis köhne Bizans’i ortadan kaldirmayi öncelikle hedef olarakbelirlemisti. Böylelikle Osmanli devleti tam bir cihan devleti halinegelebilecekti. Hedefini gerçeklestirmek için ilkin Sirbistan ve Eflâkile anlasma imzalayan Fatih, Karamanoglu tehlikesini de geçici de olsabertaraf etti. Bizans’a ulasabilecek muhtemel yardimi önlemek içinBogaz’in Avrupa yakasina Rumeli Hisar’ini yaptirarak kusatmahazirliklarini tamamladi. Nihayet kusatilan Istanbul’a karsi 6 Nisan1453’te kara ve denizden saldiri baslatildi. II. Mehmet, Edirne’dedöktürdügü çaginin en güçlü toplariyla Istanbul surlarini karadansarsarken 18 Nisan’da donanma bütün Istanbul adalarini ele geçiriyordu.Fakat, Haliç’in zincirle kapatilmasi sebebiyle kara ve deniz birliklerimüsterek bir harekâta geçemiyor ve bu durum da kusatmanin basarisinagölge düsürüyordu. Nihayet 22 Nisan’da Osmanli donanmasinin karadanHaliç’e indirilmesi gibi müthis bir plânin gerçeklestirilmesi,kusatmanin seyrini degistirmeye baslamisti. Seksen parçalik donanmayibir anda karsilarinda gören Bizans’in direnme gücü artik kirilmisti. 29Mayis 1453’teki nihaî harekâtla Istanbul fethedildiginde, II. Mehmet,Peygamberimizin müjdesine mazhar oluyor ve “feth-i mübin” ile”Fatih”lik serefini elde ediyordu.Bizans’in ortadan kaldirilmasi hemTürk tarihi hem de dünya tarihi açisindan büyük bir öneme sahiptir. Bufetihle Osmanli Devleti, artik tam bir cihan devleti hâline gelmis,Islâm dünyasi ve Avrupa içinde büyük bir prestij ve güç kazanmistir.Avrupa için bu fetih çag açip, çag kapayan bir fetihtir. KatolikAvrupa’nin, Ortadoks dünyasiyla bütünlesme çabalari, Istanbul’unfethiyle önlenmis, aksine Balkanlari da tamamen ele geçirmek suretiyleFatih, kisa zamanda Ortadokslari himayesi altina almistir. Nitekim PapaV.Nikola’nin Türklere karsi harekete geçilmesi fikri pek taraftarbulamamis, aksine, Ege adalarindaki halk, Balkanlardaki bazidespotluklar ve prensler Fatih’i Istanbul’un fethinden dolayi kutlayanmektuplar yazmislardir. Papa’nin istegine sadece Almanya, Napoli veVenedik olumlu cevap vermis fakat onlar da kendilerinden ziyade Sirp,Macar ve Arnavutlari kiskirtarak sonuç almaya çalismislardir.

Fatih’in Bati Politikalar: Sirbistan Seferleri; Istanbul’unfethinden sonra Osmanlilara bagliligini bildiren ve ele geçirdigi bazikaleleri geri veren Sirplar Macarlar ile is birligi yaparak yenidendüsmanliklarini göstermeye baslamislardi. Bunun üzerine 1454-1457arasinda üç kez pespese Sirbistan’a sefer düzenlendi. Belgrat disindakibütün Sirp topraklari ele geçirildi. Sirp Krali Bronkoviç’in ölümüylebaslayan taht mücadelelerinden faydalanan Osmanlilar, Sirplari vergiyebagladilar. Taht kavgalarinin yeniden alevlenmesi üzerine, Moraseferinde bulunan Fatih, Sirp meselesine son verilmesini emretti.Mahmut Pasa, 1459’da baskentleri Semendire’yi ele geçirilerek SemendireSancakbeyligini olusturdu. Böylece Sirbistan’da 350 yil sürecek Osmanlihâkimiyeti baslamis oluyordu.

Arnavutluk Seferleri; Papalik ve Napoli kralliginin destegi vekiskirtmasiyla harekete geçen Arnavutluk hâkimi Iskender Bey, vurkaçtaktigi ile Osmanli kuvvetlerine baskinlar düzenlemekteydi. Bununüzerine Fatih, bizzat sefere çikmaya karar verdi. 1465 yilindagerçeklesen I.seferde, Ilbasan Kalesi’ni yaptirip, içine askeryerlestiren Fatih, Balaban Pasa’yi bölge için görevlendirerek, geridöndü. Ancak, Papa ve diger devletlerden aldigi kuvvetlerle Türkleresaldiran Iskender Bey, Balaban Pasa’yi sehit etti ve Ilbasan kalesi’nikusatti. Bunun üzerine Fatih II. Arnavutluk Seferi’ne çikti (1467). Elegeçirilen topraklarda yeni garnizonlar olusturuldu. Bu sirada IskenderBey ölmüs ve yerine oglu Jean geçmisti. Arnavutlukta baslayan kargasasebebiyle Fatih 3. kez Arnavutluk seferini baslatti. Arnavutlarinelinde kalmis olan Kroya ve Iskodra kusatildi. Nihayet 1479’daArnavutluk da bir Osmanli vilayeti haline gelmis oluyordu.

Mora Seferleri; Istanbul’un fethinden sonra Bizans ImparatoruXII. Konstantin’in ogullari, rakipleri Kantakuzen ailesine karsiMora’da, Osmanlilarin yardimini istemislerdi. Turahanoglu Ömer Bey,akincilari ile duruma müdahale etti ve muhalifler bertaraf edildi.Fakat bu sefer iki kardes arasinda mücadele baslamisti. Bölgeülkelerinin Mora’yi istilâ niyetlerini bilen Fatih 1458’de hareketegeçti. Korent’i ele geçiren Fatih, Mora’nin bir kismini merkezebaglayarak, burada bir sancak olusturdu. Atina ve diger bölgeler iseOsmanli yönetimini kabul etti. Kardesi Dimitrios’a karsi Arnavutlarindestegini alan Tomas’in Osmanlilarla yapilan anlasmayi bozmasi üzerine2.kez Mora’ya sefer düzenlendi. Tomas, Papa’nin yanina kaçmak zorundakaldi. Bölgeye çok sayida Türk yerlestirildi. Venedikliler bölgehalkini Osmanlilara karsi ayaklandirmaya çalisiyorlardi. Ancak bundabasari kazanamayan Venedik, Osmanli kuvvetleri tarafindan bozgunaugratildi (1465).

Eflâk ve Bogdan Seferleri; Yildirim zamaninda vergiye baglananEflâk Prensligi’nin basina Fatih tarafindan Vlad (Kazikli Voyvoda)getirilmisti(1456). Osmanlilara bagli görünen Vlad aslinda gizlidengizliye düsmanlik ediyordu Vlad’in Fatih’in elçilerini kaziga oturtaraköldürmesi üzerine 1462 yilinda Fatih, Eflâk’a bir sefer düzenledi.Bogdan’dan da yardim alan Osmanli kuvvetleri voyvodayi uzun süre takipetti. Neticede, sigindigi Macarlarin, Osmanlilarla yaptigi anlasmaüzerine Vlad’i esir etmeleri ile mesele çözüldü. Fatih voyvodaligaRadul’u getirdi ve Eflâk bir Osmanli eyaleti hâline geldi. 1455’tenitibaren Osmanli Hâkimiyetini taniyan Bogdan Prensligi’nin Kefe’ninfethinden sonra izledigi düsmanca siyaset üzerine Osmanli kuvvetleri1476’da Bogdan’a girdi. Fatih’in bizzat basinda oldugu Osmanlikuvvetleri Bogdan ordusunu büyük bir bozguna ugratti. Böylece Bogdan dayeniden Osmanli hâkimiyetini tanimis oluyordu.

Bosna-Hersek Seferleri; Osmanlilara vergi yoluyla bagli olanBosna Kralinin, anlasmalara riayet etmemesi üzerine Üsküp’ten hareketegeçen Fatih, Sadrazam Mahmut Pasa ve Turahanoglu Ömer Bey’e Bosna’nintamamen fethedilmesi emrini vermisti. 1463 yilindaki seferle BosnaKrali Osmanli hâkimiyetini yeniden tanidi. Ancak seyhülislamin dafetvasiyla sonra öldürüldü ve bu topraklarda Bosna Sancakbeyligiolusturuldu. Fakat ordunun Istanbul’a dönmesi üzerine ayni yil, Macarkrali Bosna’ya girdi. Ikinci kez düzenlenen seferle Osmanlilar, Yayçedisindaki bütün kale ve sehirleri yeniden ele geçirdiler. Bosnaseferleri esnasinda Hersek Krali Stefan da ülkesinin bir kisimtopraginin Osmanlilara dogrudan baglanmasi sartiyla tahtindabirakilmisti. Ancak 1483 yilinda Hersek tamamen Osmanli topragi hâlinegelecektir.Fatih, Bosna’yi Osmanli topraklarina kattigi zaman “Bogomil”mezhebindeki Bosnalilara çok iyi davranmisti. Hem Katolik hem deOrtadokslarin kendi kiliselerine almak için baski yaptiklari Bogomillerbu sebeple Osmanli yönetimine sicak bakmislar ve kendilerine saglanandin ve vicdan hürriyetinden etkilenerek zamanla Müslüman olmuslardi.Iste bu Müslüman Bosnalilara “Bosnak” denilmektedir.

Fatih devrinde Osmanlilarin karada en güçlü komsusu ve rakibi Macarlar,denizde ise Venedik idi. Macarlar bu dönemde tek baslarina Osmanlilarlabas edemeyeceklerini bildiginden, dogrudan bir savasi göze alamamis,Fatih de tabiî sinir olan Tuna’yi geçmeyi düsünmemistir. Ancakakincilar vasitasiyla, Macaristan’a güvenligin saglanmasina yönelikyüzlerce basarili akin düzenlenmistir. Keza Venedik Cumhuriyeti deOsmanlilarla dogrudan karsilasmaktansa Balkanlardaki diger devletlerikiskirtmayi yeg tutmustur. Güçlü donmasiyla Mora ve Ege’deki adalarasahip olmak isteyen Venedik, Osmanlilar karsisinda istedigi sonucualamamis, aksine pek çok ada ve kiyi kaleleri Osmanlilarin elinegeçmistir.

Ege Adalarinin Fethi; Istanbul’u ele geçiren Fatih, Bizans’a aitbütün topraklari hâkimiyeti altinda birlestirmek istiyordu. BöyleceBizans’in yeniden dirilmesini önleyecegi gibi, iktisadî ve siyasîaçidan da nüfuz alanini genisletebilecekti. Öncelikle Anadolu kiyisinayakin adalari hedef alan Fatih, Bizans, Venedik ve Cenevizlilerinelindeki bu adalardan Anadolu’ya yapilan korsan akinlarinin önünükesmis olacakti. Ikinci olarak Orta ve Dogu Akdenizdeki adalar hedefalinmisti ki, bu adalar Fatih’in Italya’ya yani eski Roma’ya geçisinikolaylastiracakti.( Nitekim Gedik Ahmet Pasa komutasindaki bir Osmanlidonanmasi Napoli Kralliginin elindeki Otranto’yu fethetmis ve buradanGüney Italya’ya akinlar düzenlenmistir.(1480) Fakat Fatih’in ölümündensonra basa geçen II. Bâyezid, Gedik Ahmet Pasa’yi geri çagirinca, sehirsavunmasiz kalmis ve Italyanlar kaleyi tekrar ele geçirmislerdir).1456yilinda öncelikle Çanakkale Bogazi’na hâkim olan adalardan Gökçeada(Imroz), Tasoz Enez ve Semendirek adalari ele geçirildi. Aynitarihlerde Limni ve Midilli halki Türk yönetimine girmek içinOsmanlilara basvurmustu. Önce Limni, ardindan, uzun süren kusatmayimüteakip Midilli (1467) ele geçirildi. Venedikliler 264 yildirellerinde tuttuklari Agriboz Adasi’ndan Mora ve Ege adalarindaki Türkbirliklerine karsi saldirilarini yogunlastirmaktaydilar. Bunu önlemekmaksadiyla Agriboz’un fethine karar veren Osmanlilar neticede 17 günsüren kusatmadan sonra amaçlarina ulastilar. Epir despotunun elindekiZanta, Kefalonya ve Ayamavra gibi adalar da Fatih’in saltanatinin sonzamanlarinda Osmanli topraklarina dahil edilmistir. Ancak St. Jeansovalyelerinin elindeki Rodos’a karsi girisilen birkaç muhasaraneticesiz kalmistir.

Fatih’in Dogu Politikasi: Karadeniz Politikasi; Osmanlilar,Anadolu’nun büyük bir kismini hâkimiyetleri altina almalarina ragmenkuzeyde, Karadeniz kiyisindaki bazi yerler Trabzon Rumlari,Cenevizliler ve Candarogullarinin elinde bulunuyordu. Anadolu Türkbirliginin saglanmasi ve ticaret güvenligi açisindan bu bölgelerin elegeçirilmesi sartti. Iste bu sebeplerle, Fatih karadan ve denizdenkuvvetlerini harekete geçirdi. 1461 yilinda Cenevizlilerin elindekiönemli bir üs olan Amasra teslim olmak zorunda kaldi. Seferin kendisinekarsi yapildigini sanan Candaroglu Ismail Bey, Kastamonu’yu terk ederekSinop’a çekildi. Bursa’ya dönerek birliklerini takviye eden Fatih,Trabzon seferine çikarken, Sinop da dahil Candarogullarinintopraklarini savasmaksizin ele geçirdi. Fatih’in asil amaci 1204yilinda Lâtinlerin Istanbul’u isgal etmesi üzerine Bizans hanedaninamensup Komnenlerin ayri bir devlet olusturduklari Trabzon idi.Osmanlilara vergi vermeyi kabul eden Trabzon Rumlari bir taraftanFatih’in rakibi olan Uzun Hasan ile ittifak içine girmisti. NihayetFatih, karadan birliklerini Trabzon’a gönderirken, bir donanma daSinop’tan kalkarak bölgeye yöneldi. Bu sirada Uzun Hasan’in Osmanliordusunu arkadan çevirebilecegi ihtimaline karsi Fatih, ordusunuSivas’in güneyinden Yassiçemen’e çevirdi. Uzun Hasan’in annesi SaraHatun’un ricasi üzerine Akkoyunlularla bir anlasma yapildi. Anlasmayagöre Akkoyunlular, Trabzon Rumlarina yardim etmemeyi vaat etmislerdir.Anlasmanin akabinde kara ve denizden Trabzon yeniden kusatildi. Çaresizkalan Trabzon Hâkimi David Komnen sehri teslim etmeyi kabul etti (26Ekim 1461). Böylece 258 yil devam eden Trabzon Rum Imparatorlugu datarihe karismis oldu.

Karadeniz’in Anadolu kiyilarini tamamen hâkimiyetine alan Fatih’inbundan sonraki hedefi, önemli ticaret limanlari olan Cenevizkolonilerini ortadan kaldirarak, Karadeniz’i tam bir Türk gölü yapmakidi.

Gedik Ahmet Pasa komutasindaki donanma 1475 yilinda Kefe, Azak veMenkup iskele ve kalelerini ele geçirdi. Böylece Osmanlilar, AltinordaHanligi’nin zayiflamasiyla ortaya çikan Kirim Hanligi ile komsu oldu.Azak Kalesi’nin düsürülmesi sonucunda bazi Cenevizliler ile birlikteKirim hanlarindan Mengli Giray Han da esir edilmisti. Mengli GirayHan’in Istanbul’a getirilmesiyle Kirim Hanligi Osmanli hâkimiyetinegirmis oldu. (1478). Kirim hanlari 350 yil boyunca Osmanlilarin batiyakarsi en güçlü müttefikleri olarak hizmet vermislerdir.Anadolu’da TürkBirliginin Gerçeklesmesi; Osmanlilarin kurulus devrinden beri en ciddîrakipleri durumundaki Karamanogullari, Fatih’in politikalarina karsi,Akkoyunlu ve Memlûklu devletlerinin destegini sagladigi gibi,Venediklilerle de bir ittifak kurmakta sakinca görmemislerdi. Budüsmanca tavir üzerine Fatih 1466 yilinda Karamanogullari üzerineyürümeye karar verdi. Beylik topraklarinin büyük kismi Osmanlilarineline geçmesine ragmen Fatih, Larende ve Silifke yörelerine çekilenKaramanogullarina karsi mücadeleyi, Otlukbeli Savasi’nin sonrasinda dasürdürmüstür. Fakat Karaman Beyi Kasim’in ölümünden sonra (1483) beyliktamamen oradan kalkmis olacaktir. Akkoyunlu Beyi Uzun Hasan, 1467yilinda Karakoyunlu topraklarina sahip olunca Osmanlilar aleyhinehâkimiyetini genisletmeye baslamisti. Anadolu birligi yönündeki butehlike üzerine Fatih, 1473’te harekete geçti. Otlukbeli mevkiindeyapilan savasta Osmanlilar büyük bir zafer kazandilar. ArtikAkkoyunlular Osmanlilar için bir tehlike olmaktan çikmisti.

Fatih bundan sonra Hicaz su yolllarinin onarimi hususunu bahane ederekMemlûklar’a karsi harekete geçti. Fakat bu dönemde Memlûklarla büyükbir savasa girilmemistir. Fatih’in 1481’de hazirlik yaptigi ve ölümüyleyarim kalan seferin ya Rodos’a ya da Misir’a yönelik oldugu söylenir.

Fatih’in ölümü üzerine Osmanli tahtina büyük oglu Bâyezid geçmisti.Ancak diger oglu sehzade Cem, Rodos sovalyelerinin eline düsmesiylesonuçlanan,taht mücadelesine girmisti. Bâyezid’in mütereddit veihtiyatli politikalari sebebiyle, Akkoyunlularin yerini alan Safavilergüçlenerek Anadolu’da Sahkulu Isyani gibi ayaklanmalari kiskirtmis,Memlûklara karsi basarisiz seferler düzenlenmistir. Buna ragmen Bâyeziddöneminde Kili ve Akkerman ele geçirilerek Bogdan tamamiyla Osmanlihâkimiyetine girmis(1484), Venedik ve Haçlilara karsi denizlerdeüstünlük kurulmus, Modon, Koron, Inebahti ve Navarin gibi Morakiyilarindaki kale ve limanlar zapt edilmistir(1502).

Barbaros kardeslerin denizlerdeki zaferlerine ragmen özellikle dogudakiolumsuz gelismeler ve Sahkulu Isyani(1511), devlet islerinden eliniçeken Bâyezid’in sagliginda sehzadeler arasindaki taht mücadelesininkizismasina vesile olmustur. Nitekim Sehzade Selim’in mücadeleyikazanmasi üzerine 1512 yilinda II. Bâyezid tahttan feragat etmistir.

Yavuz Sultan Selim Devri; Henüz Trabzon’da vali iken Dogu’daSafavilerin nasil güçlendigini gören ve onlarla basarili bir mücadeleyegiren Selim, tahta çiktiktan sonra, Anadolu’daki mezhep mücadelesinebir son vermek için Safavilerle dogrudan savasa girmeyi kaçinilmazgörmekteydi. Nihayet ordusunun basinda Dogu seferine çikan Yavuz Selim,Çaldiran Ovasi’nda Sah Ismail’in ordusuyla büyük bir meydan muharebesiyapti. Iki Türk hükümdarinin mücadelesinden Selim üstün çikti (23Agustos 1514). Dogu Anadolu topraklari Osmanlilarin eline geçti. Yavuz,Tebriz’e kadar Sah Ismail’i takip etti. Dulkadirogullari beyligiOsmanli yönetimine alindi ve sonra ilhak edildi (1515)Babasi dönemindeMemlûklara karsi yapilan seferlerin çogu kez basarisizliklaneticelenmesi, Osmanlilarin dogu’da ve Islâm dünyasinda üstünlükkurmalari önündeki en büyük engel idi. Bu sebeple, Safavi tehlikesinibertaraf ettikten sonra Yavuz, Memlûklara karsi büyük bir orduhazirladi. Misir Memlûk Sultani Kansu Gavri, Osmanli ordusunu Halep’inkuzeyinde karsiladi. Ancak Mercidabik Savasi Osmanlilarin zaferiyle sonbuldu (24 Agustos 1516). Kansu Gavri savas sirasinda öldü. Malatya’danSina yarimadasina kadar olan topraklar Osmanlilarin eline geçti. KisiSam’da geçiren Yavuz, tekrar Misir’a yöneldi. Yeni Memlûk SultaniTomanbay ile Kahire’nin kuzeyindeki Ridaniye mevkiinde yapilan savasida Osmanlilar kazandi. (22 Ocak 1517). Bu savas Memlûk Devleti’nin sonuoldu. Suriye, Filistin, Misir ve Hicaz Osmanli hâkimiyetine girdi.Hülagû’nun Bagdat’i isgal etmesiyle Memlûk himayesine giren halifelikmüessesesi de böylece Osmanlilara geçmis oluyordu. Nitekim Mekke serifisehrin anahtarini Yavuz Sultan Selim’e sunarak itaatini bildirmisti.Yavuz dönemi Osmanlilarin dogu’da ve Islâm dünyasi’nda en büyük güçhaline geldigi bir dönemdir.

Yavuz Sultan Selim’in sekiz yil süren hâkimiyet devrinden sonra Osmanlitahtina oglu I.Süleyman geçti (1520). I.Süleyman’in 46 yilliksaltanatinda Osmanli Devleti siyasî, askerî ve iktisadî açilardanzirveye ulasmistir. Bu sebeple dost düsman ona Kanuni, Muhtesem, BüyükTürk gibi lâkaplarla hitap etmis ve tarihe de böyle geçmistir.

Avrupa’daki Gelismeler; Kanuni döneminde özellikle Avrupa’daönemli dinî ve siyasî degisiklikler söz konusudur. Güçlü Macarkralliginin Osmanli hâkimiyetine girmesinden sonra, Kutsal Roma-CermenImparatoru Sarlken en ciddî rakip hâline gelmis, onun olusturduguimparatorlugun uzantisi durumundaki Avusturya Arsidükaligi Osmanlilarasinirdas olmustur. Bu devlet ile Avrupa’nin en güçlü hanedani olacakolan Habsburglar Avrupa’yi âdeta parselleyeceklerdir. Bu dönemdegüçlenmeye baslayan Protestanlik, Avrupa’da mezhep çatismalarininsiddetlenmesine sebep olmustu. Dogu Avrupa’da da Lehistan ve OrtadoksRusya güçlenmeye baslamisti. Kanuni, Avrupa’daki siyasî ve dinîçekismelerden faydalanarak, onlarin birlesmemesine özen göstermis vebunu bir devlet politikasi hâline getirmistir. Yine bu dönemdeAkdeniz’de ve Okyanuslarda güçlü bir ticarî ve iktisadî filo olusturanIspanyol ve Portekiz donanmalari Venedik’in yerini almis görünüyordu.

Belgrat’in Fethi ve Macaristan Seferi; Fatih’in Sirbistan seferinde elegeçirilemeyen Belgrat, Avrupa içlerine yapilacak akinlar için birsiçrama noktasi idi. Bu sebeple Kanuni, Macaristan seferine çiktigindailkin Belgrat’i kusatti ve ele geçirdi(1521). Burayi bir üs olarakkullanan Osmanlilar artik rahatlikla Avrupa içlerine seferyapabilecekti. Nitekim Sarlken’e tutsak olan Fransa Krali Fransuva’yi,kendisinden yardim talep etmesi üzerine, kurtarmayi amaçlayan Kanuni,1526 yilinda karsisindaki ittifaki parçalamak amaciyla yenidenMacaristan üzerine bir sefer düzenledi. 29 Agustos 1526’da Mohaç MeydanMuharebesi ile Macar ordularini imha eden Kanuni, Budin’i (Budapeste)ele geçirdi. Macaristan’in bir bölümü ilhak edildi ve kalan kismi ErdelKralligi olusturularak Osmanli hâkimiyetine alindi.

Avusturya Seferleri; Macaristan’in ele geçirilmesi üzerine, ölenMacar krali ile akrabaligini öne süren Avusturya Arsidükü Ferdinand,Macar topraklarinda hak iddia etmis ve Budin’i isgal etmisti. Bununüzerine Kanuni, yeniden Macaristan’a sefer düzenledi. Budin kurtarildi.Ancak Kanuni’nin asil maksadi Viyana idi. Osmanli ordusu sehri kusattiise de ele geçirmeye muvaffak olamadi(1529). I.Viyana Kusatmasi’ninsonuçsuz kalmasindan cesaretlenen Ferdinand, Budin’i tekrar isgal etti.Kanuni ünlü “Alman Seferi” ile mukabele ederek isgal edilen yerlerigeri aldi. Ferdinand ile Istanbul’da bir anlasma yapildi. Bu anlasmayagöre Ferdinand, Macaristan üzerinde hak talep etmeyecek ve Osmanlihâkimiyetini taniyacak ve elinde bulundurdugu Macaristan’a aittopraklar için de Osmanlilara vergi verecekti.(1533).

Ferdinand’in Macar kralinin ölümünü firsat bilerek anlasmayi bozmasiüzerine Kanuni yeniden sefere çikti. 1562’deki bu sefer sonucundaMacaristan’da Erdel Beylerbeyligi olusturuldu. Avusturyalilar firsatbuldukça Macar topraklarina tecavüz etmisler ve her seferinde deOsmanlilardan gerekli cevabi almislardir. Nitekim Kanuni’nin son seferide Avusturya’ya karsi olmus ve Zigetvar Kalesi kusatilmistir (1566)

Fransa ile Münasebetler ve Ilk Kapitülâsyon; Avrupa birligini saglamakisteyen Roma-Cermen Imparatoru Sarlken, bu maksatla Fransiz KraliFransuva’yi esir etmisti. Kendisinden yardim isteyen kral ile iyiiliskiler kuran Kanuni böylece Sarlken’e karsi bir müttefik kazanmisoluyordu. 1535 yilinda iki ülke arasinda ticaret ve dostluk anlasmasiimzalandi. Anlasma ile her iki ülke serbest ticaret hakki elde edecekve bu haklar iki hükümdarin yasadigi sürece geçerli olacakti. Lâkinkapitülasyon adiyla tarihe geçecek olan bu ticarî imtiyazlar süreklihâle getirilmis, sonraki devlet adamlarinin basiretsizligi sebebiyletek tarafli islemeye baslamis ve baska devletlere de imtiyazlarintaninmasiyla Osmanli ekonomisi giderek disa bagimli hâle gelmistir.

Iranla Münasebetler; Sah Ismail’in yerine geçen oglu I.SahTahmasp, babasi gibi, Osmanlilarin düsmani olan Venedik ve Avusturyaile ittifak kurmakta bir beis görmüyordu.

Osmanli ordusu, Avrupa’ya sefere çiktiginda Safaviler, Dogu Anadolutopraklarina karsi saldiriya geçiyordu. Bu sebeple, Kanuni, Irakeyn(iki Irak; Irak-i Acem ve Irak-i Arap) seferi diye bilinen bir sefereçikti (1534-35). Tebriz ve Bagdat Osmanli topraklarina katildi.Osmanlinin Avrupa ile ilgilenmesinden yararlanan Safaviler firsatbuldukça yeniden harekete geçtiklerinde, bölgeye 1555 yilina kadarNahcivan ve Tebriz üzerine birkaç kez sefer düzenlenmistir. Osmanlilarkarsisinda fazla bir varlik gösteremeyen Sah Tahmasp nihayet barisanlasmasi imzalamayi kabul etmek zorunda kalmis ve Amasya Antlasmasi(1555) ile Osmanli üstünlügünü kabul ederek Bagdat, Tebriz ve DoguAnadolu’nun Osmanli hâkimiyetinde oldugunu tasdik etmistir.

Deniz Seferleri ve Fetihler; Kanuni devri karada oldugu gibidenizlerde de büyük bir üstünlügün saglandigi bir devirdir. Fatih’inalamadigi, St.Jean sövalyelerinin elindeki Rodos ve çevresindekiadaciklar, basarili bir kusatma sonunda ele geçirilmis(1522), II.Bâyezid zamanindan beri Akdeniz’de serbestçe faaliyet gösteren Barbaroskardeslerin devlet hizmetine alinmasiyla deniz ve kiyilarda pek çok yerOsmanli hâkimiyetine dahil olmustur. Cezayir’i ellerinde bulunduran veOsmanlilar adina, 1492 yilinda Ispanya’da soy kirima ugrayan MusevîleriIstanbul’a gemilerle nakleden Barbaros kardesler hakli bir üne sahipolmuslardi. 1533 yilinda Cezayir’i Osmanlilara birakarak kaptan-ideryalik görevini kabul eden Barbaros Hayrettin Pasa (Hizir Reis), 1538yilinda Andrea Doria komutasindaki Haçli donanmasini Preveze’de büyükbir bozguna ugratarak, Osmanlilardin Akdeniz’in tek hâkimi oldugunubütün dünyaya kabul ettirdi.

Barbaros’un ölümünden sonra yerine geçen Turgut Reis de fetihlere devametti.Nitekim St. Jean sövalyelerinin elinde bulunan Trablusgarp onuntarafindan fethedilmis (1551), Preveze’den sonraki en büyük denizzaferi sayilan Cerbe Savasi sonunda Haçli donanmasi bir kez dahahezimeti tatmistir. Sadece Akdeniz’de degil Kizil Deniz ve HintOkyanusunda da Osmanli donanmasi faaliyette bulunmustur. Uzakdenizlerde istenilen sonuçlar elde edilememisse de bu dönemde Yemen veArabistan’in güney kiyilari ile Habesistan ele geçirilmistir.

Kanuni’nin Ölümü ve Sonrasi; Zigetvar Muhasarasi esnasindahastalanan Kanuni kalenin fethini göremeden 66 yasinda öldü (1566).Siyasî, askerî ve iktisadî bakimlardan Osmanliyi zirveye çikaran bubüyük hükümdarin yerine geçen ne II. Selim (1566-1574) ne de III. Murat(1574-1595) ayni evsafta kisiler degillerdi. Ancak Kanuni devrindebaslayan fetih rüzgârlari o derece siddetliydi ki, bu hükümdarlardevrinde de hizini devam ettirebildi. Süphesiz bu basarilarda sadrazamSokullu Mehmet Pasa’nin dirayetli siyasetinin de rolü büyüktür.Anadolu’nun Akdeniz’e bakan kiyilarinda bir çiban basi gibi duranVenedik’in elindeki Kibris bu fetih rüzgâriyla kusatildi. Lala MustafaPasa komutasindaki Osmanli donanmasi adayi ele geçirir geçirmez (1571),buraya Anadolu’nun çesitli sancaklarindan Türkler yerlestirildi. ArtikKibris da Türk olmustu. Bu durumu hazmedemeyen Venedik, Ispanyol, Maltadonanmalari papa ve diger bazi Avrupa devletlerinin de destegi ileharekete geçerek büyük bir savas filosu olusturdular. Korent Körfeziyakinlarinda, Inebahti önlerinde yapilan deniz savasini Osmanlilarkaybetti (1571).

Ancak kendileri de oldukça fazla zaiyat verdiginden, Haçli donanmasiOsmanli kadirgalarini takip edecek durumda degildi. Sokullu kisazamanda donanmayi yenileyerek yeniden Akdeniz’e indirdi. Venedik budurum karsisinda yeni bir savasi göze alamadi ve Osmanlilara vergivermeyi kabul etti. Kiliç Ali Pasa komutasindaki donanma Tunus’uyeniden Osmanli topraklarina katti (1574). Bu esnada II.Selim ölmüs veyerine III. Murat geçmisti. Bu padisah devrinde, Sah Tahmasp’inölümüyle çalkanan Iran’a savas açildi (1576) Gürcistan ve Azerbaycan’inbüyük bir kisminin ele geçirilmesiyle neticelenen ilk seferden sonrasavas 15 yil sürdü. Bu uzun savas ile daha fazla yipranmak istemeyenOsmanli Devleti ile Iran arasinda 1590’da bir baris anlasmasi yapildi.Yine bu dönemde baslayan Türk-Macar Savasi I.Ahmet devrine kadar devametti. Don ve Volga nehirlerini birlestirmeyi amaçlayan kanal projesiile Süveys kanali tesebbüsünün mimari olan Sokullu’nun 1579’daki ölümüile Osmanli Devleti büyük bir yara almistir. Özellikle III.Murat’inoglu III.Mehmet’in (1595-1604), hükümet islerini annesine birakip, birköseye çekilmesi Osmanli’yi XVII. yüzyilda daha kötü yillarinbekleyeceginin âdeta habercisi idi.