kader diyelim gitsin


kader diyelim gitsin

İlk gördüğüm de okulda onu ne kadar da çilli kız demiştim kendi kendime. Bilmezdim ki onun daha sonraları benim en iyi arkadaşım olacağını. Ne güzel günler geçirmiştik o 3 senede onunla. Her yere beraber giderdik, hani yedikleri içtikleri ayrı gitmez derler ya bizde öyleydik. O benim sevgilime aşık oldu diye sevgili mi bile terk etmiştim. Yeterki onunla dostluğumuz bozulmasın diye.Okulu son senesi staj yerimiz bile aynı yere çıkmıştı. Bütün okulun önüne stajımız açıklandığında kimseye aldırmadan çığlıklarla birbirimize nasıl da sarılmıştık.

Daha sonraları da stajda da yine her zaman ki gibi beraber güzel günler geçirdik. Günler geçti biz okulu bitirdik. Aynı yerde çalışmaya başladık. Yine ayrılmadık birbirimizden. Ama işe başladığımız sene deprem oldu o dışarıya çıktı ben çıkamadım. Hiç kimseye aldırış etmeden ben içerde kaldım diye çığlıklar attı. Ben bir tek o anda onun çığlıklarını duydum. Depremden kurtulmuştuk ikimizde. Yine sarıldık birbirimize ayrılmadık. Her zaman acılarımızı beraber yaşadık biz. Yine okul bitmeden trafik kazası yaptık beraber o da vardı yanımda ben babamı kaybettim o kaza da yine o vardı yanım da yine sımsıkı sarıldık birbirimize bırakmadık.
Daha sonraları onlar başka memlekete tayinleri çıktı gittiler. Giderken çok ağladım.

Bütün acılarımı, sevinçlerimi paylaştığım dostum, gitti.
Ben evlendim, o hala bekardı. Birisini çok sevdi. Ama birleşemediler. Çok üzüldü. Üzüntüsünü hep içine attı. Sonra devamlı telefonlaşırken telefonları kesildi. Aramaz oldu, aradım hasta olduğunu söylediler. Gittim gördüm, gördüğüm benim arkadaşım değildi. Kanser olmuş. Gördüm onu ağlamadım sarıldım yine. Elimi hiç bırakmadı. Şimdi hala yaşıyor uzakta göremiyorum, ama durumu hiç iyi değil. Son zamanlarını yaşıyor belki ama ben gidip sarılamıyorum ona, yalnız bıraktım onu, oysa o beni hiçbir zaman yalnız bırakmamıştı.